Uyuşturucu Suçları (TCK 188-192) Cezaları: Ticaret, Kullanma, Etkin Pişmanlık ve Güncel Yargıtay Kararları
- Av. Mete ŞAHİN

- 10 Kas
- 16 dakikada okunur

Türk Ceza Kanunu, "Topluma Karşı Suçlar" ana başlığı altında ve "Kamu Sağlığına Karşı Suçlar" bölümünde, uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarını son derece ağır müeyyidelere bağlamıştır. Bu suçların ciddiyeti, kanun koyucunun kamu sağlığını koruma yönündeki sarsılmaz iradesini göstermektedir. Ancak, bu suçlara ilişkin hukuki düzenlemeler, özellikle TCK Madde 188 (Uyuşturucu Ticareti) ve TCK Madde 191 (Kullanmak İçin Bulundurma) arasındaki ayrım, bir bireyin hukuki geleceği üzerindeki en belirleyici çizgidir.
TCK 188 kapsamındaki bir suçlama, on yıldan az olmamak üzere hapis cezası ve Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanma anlamına gelirken; TCK 191 kapsamındaki bir suçlama, Asliye Ceza Mahkemesi görev alanında kalan, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasını öngören ancak failin belirli koşullar altında tedavi ve denetim sürecine (Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi - KDAE) tabi tutularak ceza almaktan kurtulabileceği bir süreci ifade eder.
Bu iki temel suç tipi arasındaki ayrım, Yargıtay'ın yıllar içinde oluşturduğu çok detaylı içtihatlar ve failin "kastının" (ticari amaç mı, kişisel kullanım mı) ispatına yönelik teknik kriterlerle belirlenir. Bu suçların soruşturma ve kovuşturma süreçleri, teknik detaylar ve usul kuralları açısından son derece karmaşıktır. Özellikle Ankara gibi büyük metropollerde, Ankara Adliyesi ve Ankara Batı Adliyesi gibi yargı çevrelerindeki Ağır Ceza Mahkemeleri ve Asliye Ceza Mahkemeleri, bu tür dosyaların yoğunluğu ile karşı karşıyadır. Bu nedenle, sürecin başından sonuna kadar hukuki terminolojiye ve güncel Yargıtay kararlarına hakim olmak, adil bir yargılanma için elzemdir.
Bu kapsamlı analiz, TCK 188, 189, 190, 191 ve 192. maddelerini, cezayı ağırlaştıran ve hafifleten halleri, en son yasal değişiklikleri ve emsal Yargıtay içtihatlarını detaylı bir şekilde ele alacaktır.
I. Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti Suçu (TCK Madde 188)
TCK 188, uyuşturucu suçlarının "ticari" boyutunu ele alır ve bu eylemleri en ağır şekilde cezalandırır. Bu suç, "seçimlik hareketli" bir suçtur; yani, maddede sayılan fiillerden yalnızca birinin işlenmesi, suçun tamamlanması için yeterlidir.
A. Suçun Temel Halleri: İmal, İthal, İhraç ve Yurt İçi Ticaret (TCK 188/1 ve 188/3)
TCK 188/1 (İmal, İthal, İhraç): Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal eden, ithal eden veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu fıkra, suçun uluslararası ve üretim boyutunu hedef alır.
TCK 188/3 (Yurt İçi Ticaret): Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren (temin etme), sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Burada dikkat edilmesi gereken kritik bir nokta, "satın alma", "kabul etme" ve "bulundurma" fiillerinin hem TCK 188/3'te (ticaret) hem de TCK 191/1'de (kullanma) yer almasıdır. Bu fiilleri birbirinden ayıran tek unsur, failin kastıdır. Eğer bu fiiller ticari amaçla (kâr elde etme, başkasına devretme) yapılıyorsa TCK 188/3, kişisel kullanım amacıyla yapılıyorsa TCK 191/1 uygulanır.
Ayrıca, TCK 188/2 fıkrası, uyuşturucu ihracının diğer ülkede ithal sayılması halinde, o ülkede çekilen cezanın Türkiye'deki cezadan mahsup edileceğine dair teknik bir hukuki düzenleme getirmiştir.
B. Cezayı Ağırlaştıran Nitelikli Haller (TCK Madde 188/4)
TCK 188/4 fıkrası, suçun işleniş şekline veya konusuna göre verilecek cezanın yarı oranında artırılmasını öngören iki temel nitelikli hal düzenlemiştir:
Maddenin Cinsine Göre Artırım (TCK 188/4-a): Suça konu uyuşturucu veya uyarıcı maddenin; eroin, kokain, morfin, bazmorfin, sentetik kannabinoid (halk arasında "bonzai" olarak bilinir) ve türevleri, sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri veya amfetamin ve türevleri olması halinde ceza yarı oranında artırılır. Kanun koyucu, bu maddelerin diğerlerine göre kamu sağlığı için daha tehlikeli olduğunu kabul etmiştir.
Konum (Yer) Unsuruna Göre Artırım (TCK 188/4-b): TCK 188/3'te sayılan yurt içi ticaret fiillerinin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların çevre duvarı, tel örgü vb. sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılır.
Bu noktada Yargıtay içtihatları, özellikle (b) bendi için kritik bir usul kuralı getirmiştir. Yargıtay 10. Ceza Dairesi'nin yerleşik kararlarına göre (örn. Yargıtay 10. Ceza Dairesi, E.2020/15852, K.2022/10638), bu 200 metrelik mesafenin tespiti, dosya üzerinden veya polisin "yakındır" şeklindeki tespiti ile yapılamaz. Mahkemenin, TCK 188/4-b'nin uygulanıp uygulanmayacağına karar verebilmesi için, suçun işlendiği yer ile korunan mekan (örn. okul) arasında mahallinde keşif yaparak mesafeyi kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, bilimsel olarak ölçtürmesi ve rapora bağlatması gerekmektedir. Keşif yapılmadan verilen artırım kararları, Yargıtay tarafından bozma sebebi sayılmaktadır.
C. Suçun Toplu veya Örgütlü İşlenmesi (TCK Madde 188/5)
TCK 188/5 fıkrası, suça iştirak (katılım) durumuna ilişkin özel artırım hallerini düzenler:
Toplu İşlenme: Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Örgütlü İşlenme: Suçun, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçeve-sinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
Bu fıkranın uygulanmasında, özellikle "üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenme" hali, uygulamada ciddi hukuki tartışmalara yol açmaktadır. Yargıtay'ın bu konudaki yaklaşımı, "birlikte işleme" fiilinin dar yorumlanması gerektiği yönündedir. Yargıtay 10. Ceza Dairesi'nin E.2020/20029, K.2022/1138 sayılı emsal kararına göre, TCK 188/5'in uygulanabilmesi için sanıkların "aynı yönde fiili birlikte gerçekleştiren" veya "aynı amaç doğrultusunda iradelerinin birleşmesi" gerekmektedir.
Bu karara göre, bir uyuşturucu ticaret eyleminde "satıcı" konumundaki kişi ile "alıcı" konumundaki kişinin iradeleri zıt yönlüdür; "aynı amaç" doğrultusunda birleşmezler. Dolayısıyla, bir alıcı ve iki satıcının (toplam 3 kişi) bulunduğu bir senaryoda, alıcı ve satıcıların iradeleri "birlikte suç işleme" kastıyla birleşmediği için, sanıklar hakkında TCK 188/5 uyarınca artırım yapılması hukuka aykırı bulunmuştur. Bu içtihat, sanıklar aleyhine otomatik olarak TCK 188/5 uygulanmasının önüne geçen çok önemli bir savunma argümanıdır.
D. Diğer Özel Haller ve İndirimler (TCK 188/6, 188/7, 188/8)
TCK 188/6 (Reçeteli Maddeler): Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye (örn: yeşil veya kırmızı reçeteli ilaçlar) bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran (örn. Pregabalin, Kodein içeren ilaçlar) her türlü maddenin TCK 188 kapsamında yasadışı ticareti de suçtur. Ancak, bu durumda verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
TCK 188/7 (Öncül Maddeler - Prekürsörler): Uyuşturucu etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan (örn: asetik anhidrit, efedrin) ve ithal veya imali izne bağlı olan "öncül maddeleri" yasadışı olarak imal, ithal, ihraç eden veya ticaretini yapan kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ile cezalandırılır.
TCK 188/8 (Mesleki Kolaylığın Kötüye Kullanılması): Bu maddede tanımlanan suçların; tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire gibi sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Kanun koyucu, bu meslek gruplarının sahip olduğu güveni ve maddeye erişim kolaylığını kötüye kullanmasını daha ağır bir yaptırıma bağlamıştır.
II. İlgili Diğer Suçlar: TCK 189 (Tüzel Kişiler) ve TCK 190 (Kolaylaştırma)
TCK 188 ile bağlantılı olarak, kanun koyucu ticari faaliyetleri ve suçu teşvik eden eylemleri de düzenlemiştir.
A. Tüzel Kişiler Hakkında Güvenlik Tedbiri (TCK Madde 189)
TCK 188'de tanımlanan uyuşturucu imal ve ticareti suçlarının, bir tüzel kişinin (şirket, vakıf, dernek) faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, o tüzel kişi hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine (örn: faaliyet izninin iptali, müsadere) hükmolunur. Örneğin, bir kargo şirketinin uyuşturucu nakliyatı için sistematik olarak kullanılması veya bir ecza deposunun yasadışı ticarete karışması bu kapsamda değerlendirilebilir.
B. Uyuşturucu Kullanılmasını Kolaylaştırma ve Özendirme (TCK Madde 190)
Bu madde, uyuşturucu ticaretini veya kullanımını doğrudan yapmayan, ancak bu suçların işlenmesi için zemin hazırlayan veya teşvik eden kişileri cezalandırır.
TCK 190/1 (Kolaylaştırma): Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak için; a) Özel yer, donanım veya malzeme sağlayan (örn: kullanım için "kır evi" veya "apart" temin etmek, özel nargile veya enjeksiyon malzemeleri sağlamak), b) Kullananların yakalanmalarını zorlaştıracak önlemler alan (örn: polis gelip gelmediğini kontrol etmek için gözcülük yapmak), c) Kullanma yöntemleri konusunda başkalarına bilgi veren, Kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
TCK 190/2 (Özendirme): Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını alenen özendiren veya bu nitelikle yayın yapan (örn: sosyal medya üzerinden kullanımın ne kadar iyi olduğunu anlatan paylaşımlar yapmak) kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
TCK 190/3 (Nitelikli Hal): Bu suçların da TCK 188/8'de olduğu gibi sağlık meslek grupları tarafından işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılır.
Uygulamada TCK 190/1 ile ilgili çok önemli bir Yargıtay içtihadı bulunmaktadır. Özellikle genç yaştaki faillerin sıkça karşılaştığı "bir evde veya arabada arkadaşlarla birlikte uyuşturucu kullanma" eylemi, TCK 190/1 (yer sağlama/kolaylaştırma) suçunu oluşturur mu? Yargıtay 10. ve 20. Ceza Daireleri'nin yerleşik içtihatlarına göre (örn. Yargıtay 20. Ceza Dairesi, E.2017/3336, K.2018/1747 ve Yargıtay 10. Ceza Dairesi, E.2010/18685, K.2014/1581), TCK 190/1 suçu özel kast gerektiren bir suçtur. Failin, başkalarının kullanımını kolaylaştırmak amacıyla hareket etmesi gerekir. Sadece "birlikte uyuşturucu madde içme" eylemi, TCK 190/1'deki suçu oluşturmaz. Bu durumda, eyleme katılan her bir kişi, TCK 191 (kullanma) suçundan ayrı ayrı sorumlu olur. Bu ayrım, 5-10 yıl hapis cezası ile denetimli serbestlik arasındaki fark anlamına geldiği için hayati öneme sahiptir.
III. Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Bulundurma (TCK Madde 191) ve Yeni Düzenlemeler
TCK 191, uyuşturucu suçları içinde en sık karşılaşılan ve "kullanıcı" veya "içici" olarak tabir edilen faillere yönelik özel bir düzenlemedir. Bu madde, TCK 188'den farklı olarak faili cezalandırmaktan ziyade, onu tedaviye ve denetime yönlendirmeyi amaçlayan bir yapıya sahiptir.
A. Suçun Tanımı ve Cezası (TCK 191/1)
"Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan" kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun görevli mahkemesi Asliye Ceza Mahkemesi'dir. Tıpkı TCK 188/4-b'de olduğu gibi, TCK 191/10 fıkrası ile bu suçun da okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi yerlere 200 metre yakınlıkta işlenmesi halinde cezanın yarı oranında artırılması öngörülmüştür.
B. Adım 1: Soruşturma ve "Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi" (KDAE) (TCK 191/2)
TCK 191 kapsamındaki bir suçtan (daha önce aynı suçtan hakkında dava açılmamışsa) dolayı soruşturma başlatıldığında, Cumhuriyet Savcısının bir takdir hakkı bulunmamaktadır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 171. maddesindeki genel erteleme şartları aranmaksızın, savcı zorunlu olarak şüpheli hakkında beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine (KDAE) karar verir.
Bu karar, şüpheli açısından son derece önemli bir hukuki sonuç doğurur: KDAE kararları, CMK 171/5 uyarınca "bunlara mahsus bir sisteme" kaydedilir; yani şüphelinin adli sicil kaydına (sabıka kaydı) işlemez. Bu, kişinin iş, eğitim veya sosyal hayatında "sabıkalı" olarak damgalanmasının önüne geçer.
C. Adım 2: Denetimli Serbestlik Süreci (TCK 191/3) - 28/3/2023 Tarihli Yeni Değişiklik
KDAE kararı verilmesiyle birlikte, 5 yıllık erteleme süreci başlar. Bu süreç içinde şüpheli hakkında TCK 191/3 uyarınca asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu tedbir, şüphelinin topluma entegrasyonu için belirli yükümlülüklere (örn. seminerlere katılma, düzenli imza verme) uymasını ve gerek görülmesi halinde tedaviye tabi tutulmasını içerir.
Güncel Değişiklik: 28 Mart 2023 tarihinde 7445 sayılı Kanun ile TCK 191/3'te çok önemli iki değişiklik yapılmıştır.
Zorunlu Test Yükümlülüğü: 5 yıllık erteleme süresinin tamamı boyunca, Cumhuriyet Savcısına yeni bir denetim yetkisi verilmiştir. Savcı, şüphelinin uyuşturucu madde kullanıp kullanmadığını tespit etmek amacıyla, şüphelinin yılda en az iki defa ilgili kuruma sevkine karar verir. Uygulamada bu "ilgili kurum", Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nün protokol yaptığı ve yargı çevresine göre değişebilen, Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlükleri veya Sağlık Bakanlığı'na bağlı Devlet Hastaneleri, AMATEM/ÇEMATEM gibi yetkilendirilmiş merkezlerdir. Bu sevkler, pratikte kan, idrar veya kıl örneği alınarak yapılan testleri ifade eder.
Süre Uzatımı: Cumhuriyet Savcısı, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nün teklifi üzerine veya re'sen (kendiliğinden), bu asgari 1 yıllık denetim süresini, şüphelinin durumunu (tedaviye uyum, test sonuçları vb.) dikkate alarak altışar aylık sürelerle en fazla iki yıl daha uzatabilir.
Bu değişikliğin pratikteki anlamı şudur: Eskiden genellikle 1 yıl olan denetim süreci, artık şüphelinin tutum ve davranışlarına bağlı olarak Cumhuriyet Savcısının kararıyla toplam 3 yıla (1+2 yıl) kadar uzatılabilecektir. Daha da önemlisi, 5 yıllık erteleme süresinin tamamı boyunca yılda en az iki kez zorunlu test uygulaması getirilmiştir. Bu, TCK 191 faillerinin daha sıkı ve uzun süreli bir denetime tabi tutulacağını göstermektedir.
D. Adım 3: Erteleme Kararının İhlali ve Davanın Açılması (TCK 191/4)
Şüpheli, 5 yıllık KDAE süresi içinde TCK 191/4'te sayılan ihlallerden birini gerçekleştirirse, KDAE kararı kaldırılır ve Cumhuriyet Savcısı, ertelenen kamu davasını açar. Yani, şüpheli TCK 191/1'deki 2-5 yıl hapis cezası istemiyle Asliye Ceza Mahkemesi'nde sanık olarak yargılanmaya başlar.
İhlal halleri şunlardır:
a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi (Yargıtay, "ısrar" unsurunun oluşması için genellikle en az iki kez yükümlüğün ihlal edilmesini aramaktadır ).
b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması.
c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması.
E. Adım 4 (Önemli Hukuki Nüans): Erteleme Süresinde Tekrar Kullanma (TCK 191/5)
TCK 191/5 fıkrası, "non bis in idem" (aynı fiilden iki kez yargılanmama) ilkesinin özel bir yansımasını düzenler. Şüpheli, hakkında KDAE kararı verildikten sonra (5 yıllık erteleme süresi içinde) tekrar kullanmak için uyuşturucu madde satın alır, kabul eder veya bulundurur ya da kullanırsa, bu ikinci eylem TCK 191/5 uyarınca ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.
Bu ikinci eylem, sadece TCK 191/4 uyarınca bir ihlal nedeni sayılır ve ilk (ertelenen) davanın açılmasına sebep olur. Bu düzenleme, failin denetim süresindeyken işlediği her TCK 191 eylemi için ayrı ayrı davalarla karşılaşmasının önüne geçer. Yargıtay, bu durumda açılan tek davada "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağını da tartışmaktadır (Yargıtay 10. Ceza Dairesi, E.2019/6229, K.2020/4706).
Ancak bu özel koruma, sadece TCK 191 suçu için geçerlidir. Denetim süresi içinde TCK 191 dışında (örn. "trafik güvenliğini tehlikeye sokma" veya "hırsızlık") bir suç işlenmesi, TCK 191'deki erteleme kararının ihlali sayılmaz (Yargıtay 10. Ceza Dairesi, E.2017/7556, K.2017/7191 ).
F. Adım 5: Sürecin Başarıyla Tamamlanması (TCK 191/7)
Şüpheli, 5 yıllık erteleme süresini (ve bu süre içindeki 1 ila 3 yıllık denetimli serbestlik tedbirini) TCK 191/4'teki ihlalleri yapmadan başarıyla tamamlarsa, Cumhuriyet Savcısı şüpheli hakkında Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı (KYOK) verir. Bu kararla birlikte dosya hukuken tamamen kapanır ve şüphelinin adli sicil kaydı bu suçtan etkilenmemiş olur.
IV. En Kritik Ayrım: TCK 188 (Ticaret) vs. TCK 191 (Kullanma) Kastının Tespiti
Bir uyuşturucu davasının kaderi, failin kastının TCK 188 (ticaret) mi, yoksa TCK 191 (kullanma) mi olduğunun tespitine bağlıdır. Bu ayrım, Ağır Ceza Mahkemesi ile Asliye Ceza Mahkemesi, on yıllarca hapis cezası ile denetimli serbestlik arasındaki fark demektir. Hiçbir fail "Ben satıcıyım" demeyeceği için, Yargıtay failin kastını belirlemek amacıyla dışsal delillere dayanan bir dizi kriter geliştirmiştir.
A. Yargıtay'ın "Kişisel Kullanım" Amacını Belirleme Kriterleri
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve ilgili ceza dairelerinin yerleşik içtihatlarına göre, bir failin amacının ticaret mi yoksa kişisel kullanım mı olduğunu belirlemek için şu hususlar bir bütün olarak değerlendirilir:
Ele Geçirilen Maddenin Miktarı: Failin kişisel kullanım sınırının (Adli Tıp Kurumu'nun belirlediği günlük dozlara göre hesaplanan yıllık miktar) üzerinde bir madde ile yakalanması, ticari kast lehine güçlü bir karinedir.
Maddenin Bulundurulma Şekli: Bu, belki de en önemli kriterdir. Maddenin, tek bir kütle halinde değil de, çok sayıda, küçük, özenle paketlenmiş, satışa hazır poşetçikler ("fişek" tabir edilen) halinde olması, failin kullanıcı değil satıcı olduğunu gösteren en güçlü delillerdendir.
Ele Geçirilen Maddenin Çeşitliliği: Failin üzerinde veya evinde, aynı anda birden fazla cinste uyuşturucu maddenin (örn. hem esrar, hem kokain, hem de sentetik hap) bir arada bulunması, failin kişisel bir tercihe değil, "müşteri taleplerine" cevap veren bir dağıtıcı olduğuna işaret eder.
Bulundurulan Diğer Malzemeler: Failin yanında veya evinde, maddeyi ölçmek için kullanılan hassas terazi, maddeleri ayırmak ve paketlemek için kullanılan çok sayıda kilitli poşet, alüminyum folyo vb. malzemelerin bulunması.
Failin Davranışları: Failin müşteri aradığı, pazarlık yaptığı, telefon trafiğinin şüpheli olduğu (iletişimin tespiti kararları), tanık beyanları veya alıcıların faili teşhis etmesi.
Failin Sosyo-Ekonomik Durumu: Failin düzenli bir işi ve geliri olmamasına rağmen, üzerinde pahalı veya yüklü miktarda uyuşturucu madde bulundurması, bu maddeyi finanse edecek kaynağın ticaretten geldiğine dair bir gösterge olarak değerlendirilebilir.
B. Tablo: Yargıtay İçtihatlarına Göre Kişisel Kullanım Sınırları
ÖNEMLİ UYARI: Aşağıdaki tabloda yer alan miktarlar, kanunda yazılı kesin ve değişmez sınırlar değildir. Bunlar, Yargıtay'ın (özellikle Ceza Genel Kurulu'nun) ve Adli Tıp Kurumu mütalaalarının yıllar içinde oluşturduğu genel bir rehberdir.
Bir failin kastının TCK 188 (ticaret) mi yoksa TCK 191 (kullanma) mi olduğuna karar verilirken, Yargıtay bu miktarları diğer delillerle birlikte değerlendirir. Örneğin, ele geçirilen miktar bu tablodaki sınırların altında olsa bile, failin TCK 188 (ticaret) suçundan cezalandırılmasına karar verilebilir (örn. maddelerin satışa hazır paketçikler halinde olması, hassas terazi bulunması, birden fazla çeşit madde bulunması).
Benzer şekilde, miktarın bu sınırların biraz üzerinde olması, ancak failin ticari amaçla hareket ettiğine dair başka hiçbir delil bulunmaması (örn. satışa hazır poşetçikler, terazi, tanık beyanı olmaması), eylemin TCK 191 (kullanma) olarak değerlendirilmesini sağlayabilir.
Mahkeme, her olayın özelliğine göre (failin fiziksel yapısı, bağımlılık düzeyi, maddenin ele geçiriliş şekli, diğer deliller) bu miktarları ayrıca değerlendirecektir.
Madde Türü | Yargıtay'ın Genellikle Kabul Ettiği Günlük Kişisel Kullanım Sınırı | İlgili Yargıtay Görüşü/Kaynak |
Esrar | Günde 3 kez, her defasında 1-1.5 gr (Toplam 3-4.5 gr/gün) | Adli Tıp Kurumu Mütalaaları (Yargıtay'ın esas aldığı raporlar) |
Eroin | Günlük ortalama 60 mg ila 150 mg | Yargıtay Ceza Genel Kurulu, K.2022/444 (ve ATK Mütalaaları) |
Kokain | Günlük ortalama 30 mg ila 60 mg | Adli Tıp Kurumu Raporları (Yargıtay'ın esas aldığı raporlar) |
Sentetik Hap (Adet) | Günlük 3-4 adet | Yargıtay'ın yerleşik uygulamaları |
Dikili Kenevir (Kök) | 20 köke kadar (Başka ticari delil yoksa) | Yargıtay'ın yerleşik uygulamaları |
C. Yargıtay İçtihadı Analizi: "Hassas Terazi Bulundurmak Tek Başına Ticaret Delili Değildir"
Kolluk kuvvetleri ve yerel mahkemeler, bir evde veya şüphelinin üzerinde "hassas terazi" bulunmasını, TCK 188 (ticaret) suçunun oluştuğuna dair neredeyse kesin bir delil olarak görme eğilimindedir. Ancak Yargıtay, bu konuda daha güvenceli bir yaklaşım sergilemektedir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun (E.2017/344, K.2020/140) ve 10. Ceza Dairesi'nin (12.09.2018 tarihli kararı) emsal nitelikteki kararlarına göre, sanığın evinde kişisel kullanım sınırının üzerinde (örn: 237,5 gram esrar) madde ve hassas terazi bulunsa dahi, bu durum TCK 188'den mahkumiyet için tek başına yeterli değildir. Yargıtay, bu kararlarda, sanığın "satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil elde edilemediği" gerekçesiyle TCK 188'den verilen mahkûmiyet hükümlerini BOZMUŞTUR.
Benzer şekilde, terazide tespit edilen eroin bulaşığının ne zaman ve ne şekilde oluştuğuna dair bir bilgi yoksa, bu kalıntının da tek başına ticarete delil olamayacağı belirtilmiştir.
Sonuç: Hassas terazi, ticari kast lehine güçlü bir delil olmakla birlikte, diğer kriterler (satışa hazır çok sayıda poşetçik, tanık beyanı, pazarlık içeren telefon görüşmeleri vb.) ile desteklenmedikçe, "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereği, TCK 188'den mahkumiyet için tek başına yeterli olmayabilir. Bu, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan bir sanık için hayati bir savunma argümanıdır.
D. Tablo: TCK 188 ve TCK 191 Arasındaki Hayati Farklar
Aşağıdaki tablo, bu iki suç tipi arasındaki temel farkları özetlemektedir:
Kriter | TCK 188 (Uyuşturucu Ticareti) | TCK 191 (Kullanmak İçin Bulundurma) |
Suçun Adı | Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti | Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Satın Almak... |
Temel Ceza | 10 Yıldan Az Olmamak Üzere Hapis (ve Adli Para Cezası) | 2 Yıldan 5 Yıla Kadar Hapis |
Görevli Mahkeme | AĞIR CEZA MAHKEMESİ | ASLİYE CEZA MAHKEMESİ |
Failin Kastı | Satma, devretme, temin etme (Ticari Amaç) | Kişisel Tüketim (Kullanma Amacı) |
Soruşturma Usulü | Doğrudan Kamu Davası (Tutuklu Yargılanma Sık Görülür) | 5 Yıl KDAE (Kamu Davasının Ertelenmesi) |
Adli Sicile Etkisi | Mahkumiyet halinde Adli Sicile işler. | KDAE kararı Adli Sicile işlemez. |
V. Bir Savunma Stratejisi Olarak: Etkin Pişmanlık (TCK Madde 192)
TCK 192, uyuşturucu suçlarını (TCK 188 ve 191) işleyen faillere, suçun ortaya çıkmasına veya suç ortaklarının yakalanmasına yardım etmeleri karşılığında cezasızlık veya ciddi ceza indirimleri sunan özel bir etkin pişmanlık düzenlemesidir. Bu düzenleme, failin yakalanmadan önce veya yakalandıktan sonra gösterdiği pişmanlığın derecesine göre farklı sonuçlar doğurur.
A. Cezasızlık Halleri (Suç Resmi Makamlarca Haber Alınmadan ÖNCE)
Bu hallerde failin, suç henüz ortaya çıkmadan önce yetkili makamlarla işbirliği yapması ve bu işbirliğinin somut bir sonuç doğurması halinde fail cezalandırılmaz.
Ticaret Suçuna İştirak Edenler İçin (TCK 192/1): Uyuşturucu imal ve ticareti suçlarına (TCK 188) iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, ve verdiği bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
Kullanıcılar İçin (TCK 192/2): Kullanmak için uyuşturucu madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi (TCK 191 faili), haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek, suçluların (satıcıların) yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.
Kullanıcılar İçin Tedavi Yolu (TCK 192/4): Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce, kendiliğinden resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz.
B. Ceza İndirimi Hali (Suç Haber Alındıktan SONRA) (TCK 192/3)
Bu fıkra, failin yakalandıktan sonra, yani suç resmi makamlarca haber alındıktan sonra (soruşturma veya kovuşturma evresinde) işbirliği yapmasını düzenler.
TCK 192/3 uyarınca, bu suçlar (TCK 188 veya 191) haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.
Bu fıkranın uygulanmasında, "hizmet ve yardımın" niteliği Yargıtay kararlarında tartışmalı bir alan yaratmıştır. Özellikle, hukuka aykırı bir arama (örn. arama kararı veya emri olmaksızın yapılan üst araması) sırasında, kolluk görevlilerinin "üzerinde ne var?" sorusuna karşılık sanığın uyuşturucu maddeyi gönüllü olarak teslim etmesi TCK 192/3 kapsamında "hizmet ve yardım" sayılır mı?
Lehe Görüş (Yargıtay CGK): Yargıtay Ceza Genel Kurulu (K.2018/664) ve 10. Ceza Dairesi (E.2016/914, K.2020/4440) gibi yüksek merciler, bu durumda sanığın, hukuka aykırı olan ve delil elde edilemeyecek bir işlemi, kendi ikrarı ile hukuka uygun hale getirerek suçun delilini ortaya çıkardığını ve dolayısıyla "hizmet ve yardım" ettiğini kabul ederek TCK 192/3 indiriminin uygulanması gerektiğine karar vermiştir.
Aleyhe Görüş (Yargıtay Dairesi): Buna karşın, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 2024 tarihli yeni bir kararında (E.2024/20387, K.2024/8556), "uyuşturucunun üzerinde ele geçirilmesinin muhakkak (kaçınılmaz) olduğu bir aşamada" maddeyi teslim etmenin TCK 192/3 kapsamında bir yardım sayılamayacağı ve indirim uygulanmayacağı belirtilmiştir.
Bu durum, Yargıtay daireleri arasında dahi bu teknik konuda içtihat farklılıkları olduğunu göstermektedir. Sanık lehine olan CGK kararının ve aleyhe olan daire kararının mahkeme huzurunda tartışılması, ceza avukatının en önemli görevlerinden biridir.
VI. Sonuç ve Hukuki Değerlendirme
Türk Ceza Kanunu'nun 188 ila 192. maddeleri arasındaki düzenlemeler, uyuşturucu ve uyarıcı maddelerle mücadelede kanun koyucunun ne kadar ciddi ve katmanlı bir yaklaşım sergilediğini ortaya koymaktadır. TCK 188 (ticaret) suçu, on yıllara varan hapis cezalarıyla failin hayatını kökten değiştirebilecek ağırlıkta bir suç tipidir ve Ağır Ceza Mahkemeleri'nin görev alanındadır. TCK 191 (kullanma) ise, faili cezalandırmaktan ziyade, KDAE ve denetimli serbestlik yoluyla tedavi etmeyi ve topluma kazandırmayı amaçlayan, ancak ihlali halinde hapis cezasıyla sonuçlanan özel bir usule tabidir.
Bu iki suç arasındaki en kritik ayrım olan "kastın tespiti", bir davanın tüm seyrini belirler. Yargıtay'ın bu ayrımı yapmak için belirlediği kriterler (madde miktarı, bulundurma şekli, çeşitlilik, hassas terazi vb.), her somut olayda ayrıntılı bir hukuki analiz gerekmektedir. Benzer şekilde, TCK 192'de düzenlenen etkin pişmanlık hükümleri, özellikle hukuka aykırı delillerin ve gönüllü teslimin tartışıldığı durumlarda (YCGK kararı), savunmanın en teknik ve hayati noktalarından birini oluşturur.
Uyuşturucu suçları gibi teknik ceza davalarında, güncel Yargıtay içtihatlarına (örneğin hassas terazinin tek başına delil olamayacağı (12.09.2018 tarihli karar) veya TCK 188/5'in alıcı-satıcı ilişkisinde uygulanamayacağı gibi) hakimiyet, davanın sonucu üzerinde doğrudan etkilidir. Bu nedenle, Ankara'da, özellikle Ankara Ağır Ceza Mahkemeleri veya Sincan bölgelerini kapsayan Ankara Batı Adliyesi yargı çevresinde bu tür ağır suçlamalarla karşı karşıya kalan kişilerin, bir Ankara ceza avukatından hukuki destek alması, savunma hakkının etkin kullanılması ve adil yargılanmanın temini için en sağlıklı yol olacaktır.
VII. Uyuşturucu Suçları Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
TCK 188 (Uyuşturucu Ticareti) Suçunun Cezası Nedir?
TCK 188/3 uyarınca uyuşturucu maddeyi ülke içinde satan, satışa arz eden, sevk veya nakleden kişi 10 yıldan az olmamak üzere hapisle cezalandırılır. Eğer bu madde eroin, kokain gibi (TCK 188/4-a) sentetik ve tehlikeli bir madde ise veya suç okul, hastane gibi yerlerin 200 metre yakınında (TCK 188/4-b) işlenirse, bu ceza yarı oranında artırılır. Bu davalar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülür.
TCK 191 (Kullanmak için Bulundurma) Suçundan Sabıka Kaydı (Adli Sicil) Alır mıyım?
TCK 191 soruşturmasında ilk kez yakalanan kişi hakkında Cumhuriyet Savcılığı 5 yıl süreyle Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesine (KDAE) karar verir. Bu karar, adli sicil kaydınıza (sabıka kaydı) işlemez; sadece bu kararlara mahsus özel bir sisteme kaydedilir. 5 yıllık erteleme süresi (içindeki denetimli serbestlik yükümlülükleriyle birlikte) başarıyla tamamlanırsa, dosya "Kovuşturmaya Yer Olmadığı" kararı ile kapatılır ve siciliniz temiz kalır.
2023 Değişikliği TCK 191 Denetimli Serbestlik Süresini Nasıl Etkiledi?
28 Mart 2023 tarihli 7445 sayılı kanun değişikliği ile TCK 191/3'te önemli bir değişiklik yapıldı. KDAE kararıyla verilen asgari 1 yıllık denetimli serbestlik süresi, artık Cumhuriyet Savcısının kararıyla 6'şar aylık sürelerle en fazla 2 yıl daha uzatılabilir. Ayrıca, 5 yıllık erteleme süresinin tamamı boyunca Savcının şüpheliye yılda en az iki kez test yaptırma zorunluluğu getirilmiştir. Yani, denetim ve tedavi sürecinin toplam süresi, failin durumuna göre 3 yıla (1+2 yıl) kadar çıkabilir ve bu süreçte zorunlu test takibi yapılır.
TCK 191 Denetimini (KDAE) İhlal Edersem Ne Olur?
İhlal, TCK 191/4'te sayılmıştır. Yükümlülüklere "ısrarla" uymamak (genellikle en az 2 kez ihlal), tekrar madde kullanmak veya kullanmak için satın almak, erteleme kararını kaldırır. Bu durumda savcılık, ertelenen kamu davasını açar ve TCK 191/1'deki 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanırsınız.
Evimde Hassas Terazi Bulundu. Bu, Uyuşturucu Ticareti (TCK 188) İçin Kesin Delil mi?
Hayır, tek başına kesin delil değildir. Yargıtay, hassas terazinin varlığının ticari kastı gösteren güçlü bir delil olduğunu kabul etmekle birlikte, başka hiçbir delil (satışa hazır poşetçikler, tanık beyanı, pazarlık kaydı vb.) yoksa, "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereği TCK 188'den mahkumiyet için yeterli olmadığını belirtmiştir. Yargıtay'ın, evinde 237 gram esrar ve terazi bulunan sanık hakkındaki TCK 188 mahkumiyetini bozduğu (12.09.2018 tarihli karar) emsal kararı mevcuttur.
Uyuşturucuyu Kimden Aldığımı Söylersem (TCK 192/2) Ne Olur?
Eğer "kullanmak için uyuşturucu bulundurma" (TCK 191) suçundan yakalandıysanız ve henüz resmi makamlar haber almadan önce veya soruşturma aşamasında, uyuşturucuyu kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğinizi merciine haber vererek satıcının yakalanmasını kolaylaştırırsanız, TCK 192/2 uyarınca hakkınızda cezaya hükmolunmaz.
Ankara'da Uyuşturucu Davası İçin Neden Bir Avukat Desteği Önemlidir?
Uyuşturucu suçları, özellikle TCK 188 kapsamındaysa, Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülür ve 10-20-30 yıl gibi çok ciddi hapis cezaları söz konusudur. TCK 188 (ticaret) ve TCK 191 (kullanma) arasındaki ayrımı belirleyecek olan, Yargıtay kriterlerine ve teknik delillere (terazi, miktar, çeşitlilik) dayalı bir savunmadır. Ankara Adliyesi gibi büyük ve yoğun bir adliyede, bu alanda tecrübeli bir Ankara ceza avukatının hukuki yardımı, adil yargılanma hakkınızın ve TCK 192 Etkin Pişmanlık gibi lehinize olan hükümlerin uygulanması için hayati önem taşır.
Yasal Uyarı: Bu web sitesinde yer alan bilgiler, yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Bu sitedeki bilgilerin kullanımı, hiçbir şekilde avukat-müvekkil ilişkisi oluşturmaz. İçerikte yer alan bilgilere dayanarak hareket etmeden önce, özel hukuki durumunuzla ilgili olarak mutlaka bu alanda çalışan bir avukata danışmanız tavsiye edilir.


Yorumlar