top of page

TCK Madde 84: İntihara Yönlendirme Suçunun Hukuki Boyutları ve Ankara'daki Yargılama Süreci

  • Yazarın fotoğrafı: Av. Mete ŞAHİN
    Av. Mete ŞAHİN
  • 15 Kas
  • 10 dakikada okunur
Türk Ceza Kanunu Madde 84 uyarınca intihara yönlendirme suçu ve Yenimahalle Ceza Hukuku yargılamaları. Avukat Mete ŞAHİN

Giriş: TCK m. 84’ün Hukuki Çerçevesi ve Yaşam Hakkının Korunması


Türk Ceza Kanunu (TCK), bireyin en temel ve dokunulmaz hakkı olan yaşam hakkını, “Hayata Karşı Suçlar” başlıklı İkinci Bölümde kapsamlı bir şekilde koruma altına almaktadır. Bu kapsamda düzenlenen suç tiplerinden biri de TCK’nın 84. maddesinde yer alan İntihara Yönlendirme Suçu’dur. Bu madde, intihar eylemini gerçekleştiren kişiyi değil, bu eyleme başkalarını sevk eden, teşvik eden veya yardım eden faili hedef alarak cezai yaptırım öngörür.


Bu suçun düzenlenmesindeki temel amaç, bireylerin kendi yaşamlarına son verme kararını dışarıdan gelen haksız etkilerle almalarını engellemektir. Yaşam hakkı, yalnızca ulusal mevzuatla değil, aynı zamanda uluslararası sözleşmelerle de güvence altındadır; örneğin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 2. maddesi, her bireyin yaşam hakkının yasayla korunacağını belirtmektedir. Dolayısıyla, TCK m. 84, kamu düzeni ve hukukun temel değerleri açısından hayati önem taşımakta olup, bu suçun takibi şikâyete bağlı olmaksızın re’sen (kendiliğinden) gerçekleştirilir.


İntihara yönlendirme suçu, neticesi itibarıyla ağır sonuçlar doğurabilen, ancak hukuki teknik açıdan bir tehlike suçu niteliği de taşıyabilen seçimlik hareketli bir suçtur. Suçun oluşması için mağdurun mutlaka ölmesi şart değildir; failin kanuni tanımda yer alan eylemi gerçekleştirmesi yeterlidir. Ancak, intiharın gerçekleşmesi halinde ceza artırılır veya bazı özel durumlarda fiil, doğrudan kasten öldürme suçu olarak nitelendirilir. Bu ince ayrım, özellikle Ankara Ceza Hukuku alanında uzmanlaşmış bir Ankara avukatı için bile ceza hukuku pratiğinde en kritik tartışma noktalarından birini oluşturmaktadır.


Bölüm I: İntihara Yönlendirme Suçunun Temel Şekli ve Seçimlik Hareketleri (TCK m. 84/1)


Türk Ceza Kanunu’nun 84. maddesinin birinci fıkrası, intihara yönlendirme suçunun temel halini düzenler. Bu fıkra, suçu oluşturan dört farklı seçimlik hareketi sıralamaktadır. Bu hareketlerden herhangi birinin gerçekleştirilmesi, suçun maddi unsurlarının oluşması için yeterlidir.


TCK 84/1: “Başkasını intihara azmettiren, teşvik eden, başkasının intihar kararını kuvvetlendiren ya da başkasının intiharına herhangi bir şekilde yardım eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”


2.1. Maddi Unsurlar: Seçimlik Hareketlerin Detaylı Analizi



2.1.1. Azmettirme ve Teşvik Etme


Azmettirme, mağdurun zihninde henüz intihar kararı yokken, failin bu kararı mağdurda oluşturmasıdır. Teşvik etme ise, mağdurun zihninde zaten var olan intihar eğilimini, somut bir eyleme dönüştürmeye yönelik telkin ve yönlendirmelerle pekiştirmektir.


2.1.2. İntihar Kararını Kuvvetlendirme


Bu seçimlik hareket, mağdurun halihazırda var olan, ancak henüz kesinleşmemiş intihar kararını somut, psikolojik veya fiili destekle güçlendirmeyi ifade eder. Yargıtay içtihatlarında bu hareketin kapsamı oldukça dardır ve her türlü duygusal veya psikolojik desteği kapsamaz.


Bu konuda önemli bir hukuki değerlendirme, failin eyleminin intihar kararını kuvvetlendirme düzeyine ulaşıp ulaşmadığına odaklanır. Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 2015/3135 Karar sayılı kararında, sanığın maktule gönderdiği, "ben yapıyorum bile bitanem" şeklindeki mesajların nitelik ve yoğunluk bakımından intihar kararını kuvvetlendirme olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Bu olayda, yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu içtihat, Yenimahalle avukatları ve tüm ceza hukuku uygulayıcıları için kuvvetlendirme eyleminin basit moral destek veya anlık duygusal tepkilerden öte, intihar eylemini somut olarak destekleyen ve iradeyi pekiştiren bir nitelik taşıması gerektiğini göstermektedir.


2.1.3. İntihara Herhangi Bir Şekilde Yardım Etme


Yardım etme, intihar eyleminin gerçekleşmesini kolaylaştırıcı her türlü fiili veya psikolojik desteği kapsar. Örnek olarak, intihar için gerekli araçları (silah, zehir) temin etmek, intihar edilecek yer hakkında bilgi vermek veya intihar yöntemleri konusunda akıl vermek sayılabilir.


2.2. Manevi Unsur ve Kast Prensibi


İntihara yönlendirme suçu, Ceza Hukuku genel prensipleri uyarınca sadece kasten işlenebilen bir suçtur. Failin, başkasını intihara yönlendirdiğini veya intiharına yardım ettiğini bilmesi ve istemesi (doğrudan kast) veya bu sonucun gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemesi (olası kast) gerekir. Taksirle (dikkatsizlik veya özensizlikle) bu suçun işlenmesi mümkün değildir. Bu suçun teknik tanımı, Ankara Ceza Hukuku uygulamasında dahi kastın derecesinin dikkatle incelenmesini gerektirir.


2.3. Hukuki Ayrım: TCK 84/1 Yardımı ve Suça İştirak (TCK m. 39)


Ceza hukuku doktrininde önemle üzerinde durulan bir ayrım, TCK 84/1’de yer alan "yardım etme" fiili ile TCK’nın genel hükümlerindeki "suça iştirak" (TCK m. 39) arasındaki farktır.


İntihar eylemi, Türk Ceza Kanunu’nda suç olarak tanımlanmamıştır. Bir kişinin kendi yaşamına son verme kararı, ceza hukukunun alanının dışındadır. Bu nedenle, intihar eden kişi, bir suçun faili olamayacağından, ona yardım eden kişi de genel hükümler çerçevesinde o suça iştirakten (TCK 39) sorumlu tutulamaz. Bu hukuki boşluğu doldurmak amacıyla yasa koyucu, intihara yardım etme fiilini TCK m. 84/1’de özel bir suç tipi olarak düzenlemiştir. Bu, TCK 84’ü bir lex specialis (özel kanun) haline getirir ve suçun niteliği gereği, failin sorumluluğu müstakil olarak ele alınır.


Bölüm II: İntihara Yönlendirme Suçunda Nitelikli Haller ve Cezayı Ağırlaştıran Durumlar


TCK m. 84, temel şeklinin yanı sıra, intiharın sonucuna veya fiilin işleniş biçimine göre cezayı ağırlaştıran ya da suçun vasfını tamamen değiştiren özel fıkralar içermektedir.


3.1. İntiharın Gerçekleşmesi Hali (TCK m. 84/2)


Eğer TCK 84/1’de sayılan azmettirme, teşvik, kuvvetlendirme veya yardım etme fiilleri sonucunda mağdurun intiharı gerçekleşirse, ceza ağırlaşır. Fail, bu durumda dört yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


Bu düzenleme, suçun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hali olarak kabul edilir. Failin başlangıçtaki kastı yönlendirme olsa da, ölüm neticesinin gerçekleşmesi, toplumsal tehlikenin büyüklüğünü ve dolayısıyla cezayı artırır.


3.2. Başkalarını Alenen İntihara Teşvik Suçu (TCK m. 84/3)


TCK 84/3, fiilin belirli bir kişiye yönelik olmaması, aksine geniş kitlelere açık bir çağrı veya yönlendirme niteliği taşıması durumunu düzenler. Bu, özellikle internet, sosyal medya platformları veya basın yayın organları gibi geniş mecralarda yapılan paylaşımları kapsar.


Bu fıkraya göre, başkalarını intihara alenen teşvik eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu fıkra, bireysel bir eylemi değil, kamu sağlığı ve düzenini tehdit eden, kitlesel intihar eğilimlerini tetikleyebilecek genel bir tehlikeyi cezalandırmayı amaçlar.


3.3. TCK 84/4: Kasten Öldürme Suçuna Dönüşüm – Hukuksal Tahakkümün Sınırı


TCK m. 84’ün en ağır ve hukuki açıdan en karmaşık fıkrası dördüncü fıkradır. Bu fıkra, intihara yönlendirme suçu olmaktan çıkarak, failin eylemini doğrudan Kasten Öldürme suçu olarak nitelendirir.


TCK 84/4: “İşlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan veya ortadan kaldırılan kişileri intihara sevk edenlerle cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişileri intihara mecbur edenler, kasten öldürme suçundan sorumlu tutulurlar.”


3.3.1. Algılama Yeteneği Gelişmemiş veya Ortadan Kaldırılmış Kişiler


Bu durumda fail, fiilin anlam ve sonuçlarını kavrama yeteneğine sahip olmayan (örneğin küçük yaştaki çocuklar, ağır akıl hastaları) mağduru intihara yönlendirir. Burada yasanın kabul ettiği temel prensip şudur: mağdurun iradesi sağlıklı ve özgür değildir. Mağdur, bu durumda failin öldürme eylemini gerçekleştirmekte kullandığı masum bir araç (innocent instrument) olarak kabul edilir. Failin eylemi, mağduru kendi eliyle öldürmekle eşdeğer tutulur.


3.3.2. Cebir veya Tehdit Kullanarak İntihara Mecbur Etme


Bu hal, failin cebir (fiziksel zorlama) veya tehdit (psikolojik baskı, korkutma) yoluyla mağdurun intihar etme iradesini tamamen baskı altına almasını ve onu bu eyleme zorlamasını ifade eder. Failin eylemi o kadar yoğun ve zorlayıcıdır ki, mağdurun intihar kararı kendi özgür iradesiyle alınmış bir karar olmaktan çıkar, adeta failin tahakkümü altına girer.


Yargıtay kararlarında bu tür durumlar, failin mağduru intihar ortamına sürüklemesi ve bu yolla iradesini yok etmesi olarak değerlendirilmiştir.


3.3.3. Kasten Öldürme Sorumluluğunun Anlamı


TCK 84/4 uyarınca sorumluluk, failin kasten öldürme suçundan cezalandırılacağı anlamına gelir. Bu durumun cezai sonuçları oldukça ağırdır:


  1. Ceza Miktarı: Fail, TCK 81 veya 82 (Nitelikli Kasten Öldürme) maddelerine göre cezalandırılır.


  2. Nitelikli Haller: Eğer intihara mecbur etme eylemi, kasten öldürmenin nitelikli halleri ile işlenmişse (örneğin töre saikiyle veya tasarlayarak), fail ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile karşı karşıya kalabilir.


  3. Yargılama Yeri: TCK 84’ün diğer fıkraları Asliye Ceza Mahkemesinde görülürken, TCK 84/4 ile ilgili davalarda görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemesi'dir. Bu yargılamanın ciddiyetini ve kapsamını açıkça ortaya koymaktadır.


Bölüm III: Yargıtay İçtihatlarında İntihara Yönlendirme ve Uygulamadaki Ayırıcı Unsurlar


İntihara yönlendirme suçunda sınırların belirlenmesi, özellikle failin kastının yoğunluğu ve mağdurun intihar kararındaki irade serbestisinin derecesi açısından hayati öneme sahiptir. Ankara Ceza Hukuku uygulamasında esas alınan Yargıtay kararları, bu ince ayrımı netleştirmektedir.


4.1. Mecbur Etme (84/4) ve Azmettirme (84/1) Arasındaki İnce Çizgi


Yargıtay 1. Ceza Dairesi, zorlayıcı psikolojik baskının nerede başlayıp, intihara yönlendirmenin nerede bittiğini gösteren emsal kararlar vermiştir. Yenimahalle’de avukatlık yapan bir hukukçu, bu ayrımın davadaki suç vasfını tamamen değiştirdiğini bilmelidir.


Vaka Analizi 1: İntihara Mecbur Etme (Kasten Öldürme) – 2020/4388 E., 2021/740 K.


Bu olayda, sanık baba ve abinin, kaçan maktule yönelik ağır hakaretler ve tehdit içeren sözler sarf etmesi (“senin ölmen gerekirdi, orospu” gibi) ve intihar için kullanılacak silahın (korucu silahı) maktulenin bulunduğu odaya bırakılması söz konusudur. Yargıtay, yöredeki namus kavramına verilen değer ve maktul üzerindeki ruhsal/fiziksel baskının niteliği gereği, bu eylemlerin TCK 84/4 maddesinde yer alan intihara mecbur etmek suretiyle nitelikli kasten öldürme suçunu oluşturduğu sonucuna varmıştır.


Bu durumda, failin eylemleri zincirinin, mağdurun iradesi üzerinde tahakküm kurduğu, yani intihar etme kararının mağdurun özgür seçimi değil, failin zorlayıcı baskısının doğrudan neticesi olduğu kabul edilmiştir. Mahkemenin suç vasfında yanılgıya düşerek intihara yönlendirmeden (84/1) hüküm kurması, bozma sebebi sayılmıştır.


4.2. İntihara Yönlendirme Suçunun Oluşmaması İçin Gerekli Şartlar


Suçun oluşması için failin kastının doğrudan intiharı hedeflemesi veya intihar kararını somut olarak kuvvetlendirmesi gerekmektedir. Eğer tehdit veya eylem, intiharı amaçlamıyorsa ve intihar, mağdurun kişisel tepkisiyle ortaya çıkmışsa suç oluşmaz.


Vaka Analizi 2: İntihara Yönlendirme Suçunun Oluşmaması – 2019/3162 E., 2019/5135 K.


Bu olayda, evinden hırsızlık yapıldığını iddia eden sanık, maktulü "Paramı getireceksin, seni rezil ederim, getirmezsen tek çaren ölümdür" diyerek tehdit etmiş, bunun üzerine mağdur gurur meselesi yaparak intihar etmiştir. Yargıtay, sanığın tehdit etme kastının esasen çalınan parayı geri almaya yönelik olduğu sonucuna varmıştır.


Bu durumda, tehdidin birincil amacının intiharı sağlamak olmadığı, intiharın ise mağdurun kişisel psikolojik reaksiyonu sonucu ortaya çıktığı kabul edilmiştir. Failin kastı intiharı doğrudan yönlendirmeye yönelik olmadığından, TCK 84’te düzenlenen intihara yönlendirme suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına karar verilmiş ve sanığın beraati yönünde hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Bu ayrım, Ankara avukatlarının ceza hukuku savunmalarında "kastın yoğunluğu" ve "illiyet bağının niteliği" konularının ne kadar kritik olduğunu göstermektedir.


Bölüm IV: İntihara Yönlendirme Suçunda Muhakeme ve Cezai Süreçler


İntihara yönlendirme suçu, takibi ve yargılaması açısından kendine has hukuki usullere tabidir. Bu usuller, suçun kamusal niteliğinden kaynaklanmaktadır.


5.1. Soruşturma Usulü ve Zamanaşımı


Bu suç, takibi şikâyete bağlı suçlardan değildir. Suçun işlendiği iddiasının öğrenilmesi üzerine, Cumhuriyet Savcılığı tarafından re’sen (kendiliğinden) soruşturma ve kovuşturma başlatılır. Soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde, özellikle Ankara'da faaliyet gösteren bir ceza avukatının hukuki desteği elzemdir.


Suçun temel şekli olan TCK 84/1 için dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Ancak, suçun TCK 84/4 kapsamında kasten öldürme olarak nitelendirildiği hallerde, zamanaşımı süresi Kasten Öldürme suçuna ilişkin hükümlere tabi olacaktır.


5.2. Ceza Muhakemesi Hükümlerinin Uygulanması


  • Tutuklama ve Adli Kontrol: Bu suçun niteliği ve öngörülen ceza miktarı nedeniyle soruşturma aşamasında şüpheli hakkında tutuklama veya adli kontrol kararı verilmesi mümkündür.


  • Uzlaşma ve Etkin Pişmanlık: TCK m. 84’te düzenlenen intihara yönlendirme suçu, kanunen uzlaşma kapsamında yer almamaktadır. Aynı şekilde, ceza hukuku sistemimizde bu suça ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığı için etkin pişmanlık hükümleri de uygulanamaz.


  • İndirim ve Erteleme: Koşulları mevcutsa, mahkeme tarafından TCK m. 62 (takdiri indirim nedenleri) uygulanabilir. Ayrıca, ceza miktarı göz önünde bulundurularak hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) veya erteleme gibi kurumların uygulanıp uygulanamayacağı genel hükümler çerçevesinde değerlendirilir.


  • Memuriyete Etkisi: Bu suçtan dolayı mahkûmiyet, kişi memur ise memuriyete engel teşkil eden durumlardan biridir.

Bu suç tipinin karmaşık yapısını özetleyen temel cezai ve usuli özellikleri aşağıdaki tabloda sunulmuştur:


Tablo 1: TCK Madde 84 Fıkralarına Göre Suç Tipi ve Cezai Yaptırımlar

TCK Fıkrası

Hareketin Niteliği

Netice Şartı

Uygulanan Ceza

Görevli Mahkeme

84/(1)

Azmettirme, teşvik, karar kuvvetlendirme, yardım etme

İntiharın Gerçekleşmemesi veya Teşebbüste Kalması

2 yıldan 5 yıla kadar hapis

Asliye Ceza Mahkemesi

84/(2)

TCK 84/1’deki fiiller

İntiharın Gerçekleşmesi (Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Hal)

4 yıldan 10 yıla kadar hapis

Asliye Ceza Mahkemesi

84/(3)

Başkalarını Alenen İntihara Teşvik

Netice Şartı aranmaz (Tehlike Suçu)

3 yıldan 8 yıla kadar hapis

Asliye Ceza Mahkemesi

84/(4)

Algılama Yeteneği Gelişmemiş Kişiyi Sevk veya Cebir/Tehdit ile Mecbur Etme

İntiharın Gerçekleşmesi veya Teşebbüs

Kasten Öldürme Suçuna İlişkin Cezalar

Ağır Ceza Mahkemesi


Tablo 2: TCK Madde 84 Suçunun Usul Hukuku Özellikleri

Usul Konusu

TCK m. 84 İçin Uygulama

İlgili Hukuki İlke

Şikâyet Durumu

Şikâyete bağlı değildir. Re’sen (kendiliğinden) soruşturulur.

Yaşam Hakkının Yüksek Kamusal Önemi

Uzlaşma (CMK m. 253)

Uzlaşma kapsamında değildir.

Katalog Suçlarda Yer Almaması/Kamu Düzeni

Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık hükümleri uygulanamaz.

Kanunda Özel Hüküm Bulunmaması

Dava Zamanaşımı (Temel Hal – 84/1)

8 yıl.

TCK 66. Maddesi Uyarınca

HAGB/Erteleme İmkanı

Şartları (ceza miktarı, sabıka durumu) varsa uygulanabilir.

TCK Genel Hükümleri


5.3. Görevli ve Yetkili Mahkeme


Yargılamada görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi, suçun hangi fıkra kapsamında işlendiğine göre değişir ve hukuki sürecin başlangıcı açısından önemlidir. Bu noktada, Ankara ve Yenimahalle Ceza Hukuku süreçlerinde uzman bir Ankara avukatı ile çalışmak büyük önem taşır.


Ankara ve Yenimahalle bölgesinde intihara yönlendirme suçu ile ilgili davalarda yetkili mahkeme, genel ceza hukuku kuralları gereği, suçun işlendiği yer mahkemesidir.


  1. Asliye Ceza Mahkemesi: Suçun temel hali (TCK 84/1) ve alenen teşvik hali (TCK 84/3) ile intiharın gerçekleşmesi (TCK 84/2) durumlarında görevli mahkeme Ankara Asliye Ceza Mahkemeleri'dir.


  2. Ağır Ceza Mahkemesi: Ancak, fiil TCK 84/4 kapsamında değerlendirilerek kasten öldürme suçu olarak nitelendirildiğinde (cebir, tehdit veya algılama yeteneği gelişmemiş kişiyi sevk), görevli mahkeme Ankara Ağır Ceza Mahkemeleri olur.


Özellikle Yenimahalle veya Ankara genelinde bu tür Hayata Karşı Suçlar ile ilgili hukuki süreçlerin takibinde, suç vasfındaki bu keskin ayrım nedeniyle (Asliye Ceza mı, Ağır Ceza mı) davanın hangi mahkemede başlayacağı, Yenimahalle Ceza Avukatı tarafından belirlenecek savunma stratejisinin belirlenmesinde kritik rol oynamaktadır.


Sıkça Sorulan Sorular (SSS): İntihara Yönlendirme Suçu Hakkında Merak Edilenler



İntihar etmek Türk Ceza Kanunu'na göre suç mudur?


Hayır, Türk Ceza Kanunu’nda intihar etmek (kendini öldürmek) bir suç olarak düzenlenmemiştir. Ceza hukukunun temel amacı yaşam hakkını korumak olduğundan, intihara teşebbüs eyleminin cezası bulunmamaktadır. Cezalandırılan, sadece başkasını bu eyleme yönlendiren, teşvik eden veya yardım eden kişilerdir.


İntihara Yönlendirme Suçu şikâyete bağlı mıdır?


Hayır, intihara yönlendirme suçu (TCK m. 84) takibi şikâyete bağlı suçlardan değildir. Bu suç, kamu düzenini ilgilendirdiği için, herhangi bir şikâyet olmasa dahi Cumhuriyet Savcılığı tarafından re’sen (kendiliğinden) soruşturulur.


TCK 84/4 ne anlama gelir ve cezası nedir?


TCK 84/4, failin eylemini, mağdurun iradesini ortadan kaldıracak veya baskı altına alacak şekilde gerçekleştirmesi anlamına gelir. Bu, ya mağdurun algılama yeteneğinin gelişmemiş olması ya da cebir veya tehdit kullanılarak intihara mecbur edilmesi durumlarını kapsar. Bu fıkra uyarınca hareket edenler, intihara yönlendirme suçundan değil, doğrudan Kasten Öldürme suçundan sorumlu tutulurlar. Bu davalar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülür.


İntihar gerçekleşmezse fail yine de cezalandırılır mı?


Evet. İntihara yönlendirme suçu, bir tehlike suçu niteliğindedir ve suçun oluşması için mağdurun ölmesi şart değildir. TCK 84/1, intiharın gerçekleşmemesi (teşebbüs aşamasında kalması) veya yönlendirme fiilinin tamamlanması halinde dahi, failin 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını öngörür.


İntihara yardım etmek ve suça iştirak arasındaki hukuki fark nedir?


TCK 84/1'deki "yardım etme", TCK m. 39’daki genel suça iştirak hükümlerinden ayrılır. Bu ayrımın nedeni, intihar eyleminin Ceza Kanunu’nda suç olmamasıdır. Bir eylem suç teşkil etmiyorsa, ona yardım etmek de iştirak (suça katılma) olamaz. Bu nedenle, yasa koyucu intihara yardım etme fiilini TCK 84’te özel ve bağımsız bir suç tipi olarak düzenlemiştir.


Ankara'da intihara yönlendirme davasına hangi mahkeme bakar?


Ankara'da intihara yönlendirme davasına bakacak mahkeme, suçun vasfına göre değişir. Suçun temel halleri (TCK 84/1, 84/2, 84/3) için Ankara Asliye Ceza Mahkemeleri görevlidir. Ancak, fiil TCK 84/4 kapsamında kasten öldürme olarak cezalandırılması gereken bir durum oluşturuyorsa, yargılama görevi Ankara Ağır Ceza Mahkemeleri'ne aittir. Yenimahalle çevresinde hukuki süreçler bu ayrım dikkate alınarak yürütülür.


Sonuç: Hukuki Danışmanlık ve Savunma Stratejilerinin Önemi


Türk Ceza Kanunu Madde 84, Hayata Karşı Suçlar bölümünün en hassas ve yorum gerektiren maddelerinden biridir. Suçun azmettirme, teşvik, kuvvetlendirme ve yardım etme gibi seçimlik hareketler üzerinden kurulması, failin kastının ve mağdurun irade serbestisinin ne ölçüde etkilendiğinin belirlenmesini zorunlu kılmaktadır.


Özellikle Yargıtay’ın, tehdidin birincil amacının intiharı sağlamak olmadığı hallerde TCK 84’ün unsurlarının oluşmadığı yönündeki dar yorumu, savunma makamı açısından önemli hukuki zeminler sunmaktadır. Bununla birlikte, cebir, tehdit veya algılama yeteneği eksikliği gibi durumların varlığı halinde suç vasfının doğrudan kasten öldürmeye dönüşmesi, hukuki yardım almanın zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Zira TCK 84/4 kapsamında, failin basit bir yönlendirme suçundan değil, müebbet hapis cezasına kadar varabilen ağır bir suçtan yargılanması söz konusu olabilir.


Ceza yargılamalarının hassasiyeti ve teknik detayların yoğunluğu göz önüne alındığında, Ankara ve Yenimahalle bölgesinde hukuki bir sorunla karşılaşan kişilerin, haklarını etkin bir şekilde koruyabilmeleri ve kanuni süreçleri doğru yönetebilmeleri için Ankara Avukatlık ofisleri arasında ceza hukuku alanında uzman bir avukattan danışmanlık almaları hayati öneme sahiptir. Bu makale, TCK m. 84 hakkındaki güncel hukuki bilgileri sunma amacı taşımaktadır ve hukuki tavsiye yerine geçmemektedir. Yasal hakların korunması adına daima uzman hukuki danışmanlık önerilmektedir.


Yasal Uyarı: Bu web sitesinde yer alan bilgiler, yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Bu sitedeki bilgilerin kullanımı, hiçbir şekilde avukat-müvekkil ilişkisi oluşturmaz. İçerikte yer alan bilgilere dayanarak hareket etmeden önce, özel hukuki durumunuzla ilgili olarak mutlaka bu alanda çalışan bir avukata danışmanız tavsiye edilir.

Yorumlar


bottom of page